“Manuel diş fırçası seçerken, fırça başının küçük, fırça kıllarının hepsinin aynı uzunlukta ve orta sertlikte olması, fırça kılları arasında plastik uzantıların olmaması önemli.” diyen Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, böyle bir fırçanın diş yüzeyine teması kolaylaştırdığını, yumuşak fırçaların etkili temizlik sağlamazken, sert fırçaların kullanımının diş eti çekilmesi yapabildiğini söyledi.
3 ay sonra fırçalar yenilenmeli
Döner başlıklı fırçalar için de benzer özelliklerin yani tek boy fırça kılı, plastik içermemesi ve orta sertlikte olmasının önemli olduğunu kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, “Fırçaların ömürleri ortalama 3 aydır. 3 ay sonra fırça kılları genel olarak diş yüzeyine etkili şekilde temas edememeye başlar, bu nedenle yenilenmeleri gerekir.” dedi.
Son zamanlarda yaygınlaşan yumuşak fırça kullanımı hatalı bir uygulama
Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, farklı fırça önerilebilecek 2 durum var olduğunu, bunların birincisinin el bilek kuvveti yeterli olmayan yaşlı hastalar ya da mental olarak fırçalama kabiliyeti olmayan engelli bireylerde mutlaka şarjlı diş fırçası tercih edilmesi gerektiğini ifade ederek, şöyle devam etti:
“Bunun haricinde kısa sürede etkili fırçalama yapabilmek adına küçük çocuklar için de onlara özel üretilmiş şarjlı diş fırçaları tercih edilebilir. Son zamanlarda yaygınlaşan yumuşak fırça kullanımı aslında oldukça hatalı bir uygulamadır. Yumuşak fırçalar yalnızca dişetini ilgilendiren birtakım cerrahiler sonrası ağız hijyenini sağlamak için reçete edilmelidir ya da ağız ortamını ilgilendiren bir takım otoimmün hastalıkların diş etlerine travma vermesini önleme noktasında tercih edilebilir. Bu durumlar haricinde her zaman orta sertlikteki fırçalar tercih edilmelidir.”
Önemli olan fırçalama değil, etkin fırçalama
Türk insanının diş fırçalama oranlarına işaret eden Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, “Önemli olan fırçalama değil, etkin fırçalamadır. Birçok hastamız günde 2 kere dişlerini fırçaladığını belirtir, fakat yapılan ağız içi muayene bu fırçalamanın aslında çok etkili yapılamadığını, en arkadaki azı dişlerin ve genel olarak dişlerin iç yüzeylerinin fırçalanmadan geçildiğini göstermektedir. Bu da diş eti enfeksiyonu, diş taşı ve çürük ile sonuçlanmaktadır. Dolayısıyla diş hekimleri her zaman genel bir serzeniş işitir hastalarından, ‘Dişlerimi fırçalıyorum, ama yine diş taşı ve çürük oluyor.’ En nihayetinden önemli olan etkili fırçalama yapmaktır.” diye konuştu.
Fırçalar temizlendikten sonra hava alacak şekilde açıkta bırakılmalı
İlk kullanımdan itibaren bir diş fırçasının üzerinde mikroorganizma tutmaya başladığını kaydeden Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, “Macun kullanımının oluşan mikroorganizma miktarını düşürdüğüne dair çalışmalar olsa da tamamen steril bir hale getirmemektedir. Ağızdaki mikroorganizmalar fırça kıllarına sıkıca yapışır, fakat bu düşünüldüğü kadar zararlı bir durum teşkil etmez. Ağız ortamı milyarlarca mikroorganizma içerir ve bunların fırçalama sırasında fırçaya geçmesi normaldir. Fırçalama sonrasında fırçanın mekanik olarak güzelce temizlenerek yemek artıklarından arındırılması ve hava alacak şekilde açıkta bırakılması mikroorganizma miktarının artışını engelleyecektir. Dolayısıyla fırça kılları düzgünlüğünü kaybedene kadar (yaklaşık 3-4 aylık bir süre) aynı fırçanın kullanılmasında bir sakınca yoktur.” dedi.
Diş fırçalama tekniği nasıl olmalı?
Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, diş etlerine ve diş yüzeylerine zarar vermeyen etkili fırçalama yönteminin, ayna karşısında tüm dişleri görerek çeneyi hafif aralamak ve bir çeneden başlayıp önce ön yüzeylerin bir taraftaki en son dişten diğer taraftaki en son dişe, sonrasında iç yüzeyini bir taraftaki en son dişten diğer taraftaki en son dişe fırçalamak olduğunu dile getirerek, “Üst çeneden başladıysanız, üst çeneyi bitirdikten sonra aynı işlemi alt çeneye uygulamanız gerekir. Fırçalama ortalama 2 dakika sürmeli. Fırçalama yöntemi olarak fırça başını dişetini dayayıp aynen bir süpürme hareketinde olduğu gibi diş etinden diş yüzeyine bastırma ve süpürme yapılması gerekir. Aynı bölgeye bunu 5-6 kere yaptıktan sonra bir fırça boyunca yan yüzeye geçilir ve orada da bu hareket tekrar edilir. Bu şekilde tüm diş yüzeyleri diş eti ve diş dokularına travma vermeden etkili bir şekilde temizlenmiş olur.” diye konuştu.
Sert fırçalar nedeniyle dişler zamanla daha sarı görünebilir
Sert diş fırçası ile dişlerin sertçe fırçalanması sonucu dişlerin ilk başta beyaz oluyormuş gibi görüneceğini, fakat sert diş fırçası baskıyla ve diş yüzeylerine paralel olacak şekilde kullanıldığında diş eti çekilmesi ve diş yüzeylerinde madde kaybı yapacağını anlatan Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, “Bu da dişin daha sarı renkli olan iç yapılarının ortaya çıkmasına neden olur. Dolayısıyla zamanla dişler daha sarı renkli görünür.” dedi.
Diş fırçalarken diş etinin kanaması normal mi?
Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Kübra Güler, diş eti iltihabı denilen gingivitis ve periodontitis (diş eti çekilmesi) durumlarında fırçalama sırasında kanama olmasının normal olduğunu ifade ederek, “Fakat tedavi sonrasında etkili bir fırçalama ile birlikte 3. günden itibaren kanama azalarak biter ve diş etleri sıkılaşarak toparlar. Dolayısıyla bundan sonra kanama olmaz. Kanama yeniden olmaya başlarsa, kanayan yerde bakım aksatılmaya başlanmış anlamına gelir ve daha etkili fırçalama, diş ipi ya da ağız duşu kullanımına geçilmesi gerekir.” şeklinde sözlerini tamamladı.
Yorum Yazın